FETÖ, devletin tüm kurumlarına olduğu gibi üniversitelere de sistematik şekilde sızdı. Üniversitelerde yapılanan FETÖ, kendi akademik kadrosunu oluştururken kamu üniversiteleri örgüt tarafından kuşatıldı.
Akademik istilanın ilk aşaması soruların çalınması
ALES sorularını çalan örgüt üyeleri, akademik kadroları adeta istila etti. 2005-2013 yılları arasında ALES sorularının dağıtıldığı 8 binden fazla akademisyen üniversitelere yerleşti. 15 Temmuz’dan sonra yapılan sınav sorularının da çaldığının ortaya çıkması, üniversitelerdeki FETÖ tehlikesini daha da derinleştirdi. Nitekim TSK’daki en tepe örgüt yöneticisi “yardımcı doçent” olan FETÖ, etkili elemanlarını sıklıkla akademisyenler arasından seçti.
YÖK’ün FETÖ ile mücadele performansı
Türkiye aleyhine kara propaganda faaliyetleri yürüten Ahmet Sait Yayla, ABD’ye firar ettikten sonra 3 ay daha Harran Üniversitesinden maaş almaya devam etti. Ağırlaştırılmış müebbete çarptırılan Mehmet Altan da 15 Temmuz darbe girişiminin ardından 3 buçuk ay daha akademik kadroda kaldı.
150 bini aşkın akademisyen arasından yalnızca 5 bin civarının ihraç edilmesi, akademik temizliğin yetersizliğini gözler önüne serdi. Hâkim ve savcıların yaklaşık yüzde 30’u, subay ve generallerin yaklaşık yüzde 19’u ihraç edilirken akademide bu oran yalnızca yüzde 4’te kaldı.
Üniversitelerde “kapsamlı FETÖ temizliği” beklentisi
FETÖ ile mücadele devlet kurumlarında titizlikle yürütülürken örgütün üniversitelerdeki yapılanmasına henüz güçlü darbe vurulamadı. Kamuoyu, YÖK’ün FETÖ ile mücadelede daha etkili bir performans göstermesini bekliyor.
