17 Eylül 2010 tarihinde Savcılık soruşturma kapsamında KPSS eğitim bilimleri testinde kopya çekildiğini tespit etti. ÖSYM KPSS eğitim bilimleri sınavının 31 Ekim 2010’da yeniden yapılacağını duyurdu. 21 Eylül – KPSS ve bazı sınavlarda ortaya çıkan kopya skandalı nedeniyle ÖSYM başkanı Ünal Yarımağan istifa etti. Bu göre 2010 yılında Ali Demir devraldı. Şadan Sakınan’ın savcılığını yaptığı davada 3 sene boyunca bir ilerleme kaydedilmedi.
KPSS sınavındaki kopya iddialarını soruşturan Cumhuriyet Savcısı Yücel Erkman, soruşturmanın eski savcısı Ankara Cumhuriyet Başsavcıvekili Şadan Sakınan hakkında Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’na (HSYK) suç duyurusunda bulundu.
Erkman, şikayet dilekçesinde, 2010 KPSS’ye ilişkin “delil niteliği taşıyan sınav kitapçıklarının imha edildiğini”, “Turgut Özal Düşünce ve Hamle Derneğindeki aramaya katılan şüpheli polis memurunun, aramadan bir gün önce Mehmet Hanefi S’yi bilgilendirdiğini, ardından da dernekteki bilgisayarlara format atıldığını kaleme aldı.
Raporuna şüpheli Öner G’nin ifadesini koyan ve de bilgisayarlara format atıldığını ispat eden Erkman, suç duyurusunda, Sakınan’a “örgüt üyeliği” veya “örgüte bilerek isteyerek yardım etme” suçlarından hangisinin yöneltileceğinin HSYK’nın takdirine bırakıldığını ifade etti.
Yaptığı soruşturmalar sonucu Erkman, 3 bin kişiyi aşkın şüphelinin akrabalık bağlarını, gittikleri dershaneleri, karı-koca durumlarını inceledi ve ilk etapta 50 kişi tutuklandı.
KPSS soruşturmasının ilk bölümü olan 230 kişiyle ilgili soruşturma dosyası tamamlandı.
Turgut Özal Düşünce ve Hamle Derneği Genel Sekreteri Mehmet Hanefi Sözen, Samanyolu Eğitim Kurumları Genel Müdürü Cemil Koca, Körfez Dershanesi’nin sahibi ve paralel yapının eğitim imamı olduğu öne sürülen Yusuf Rodoplu ve Fatih Üniversitesi Rektörü Şerif Ali Tekalan’ın da aralarında bulunduğu 9 örgüt yöneticisi hakkında 21 yıla kadar hapis istendi.
KPSS soruşturması ile alâkalı iddianamede şu ifadelere yer verildi:
“Sınav sorularını sınavdan önce elde eden adaylar, kamuya ait malı kamuyu aldatarak, haksız bir şekilde elde etmişler, kullanmışlar ve haksız başarı elde etmişlerdir. Bu şekilde kamu kurumu zararına nitelikli dolandırıcılık suçunu işlemeye başlayan adaylardan bir kısmı bu sınavda elde ettiği haksız başarıya dayanarak, kamu görevine atanmış ve son menfaat olan son maaşına kadar da eylemine devam etmiştir. Dolayısıyla bu sınava dayanarak kamu görevine atanan şüphelilerin eylemi zincirleme dolandırıcılık suçu şeklindedir. Kopya ise sınav anı ve sınav esnasındaki faaliyetleridir. Buradaki durum ile tamamen farklıdır.
“Yüksek başarı elde eden şüphelilerin aynı dershane, okul ve şirket çalışanı oldukları, aynı zamanda şüphelilerin baldızının, kuzeninin, eşlerinin, iş yeri arkadaşlarının ve iletişim adresleri aynı olanların da yüksek başarı elde ettikleri görülmüştür.”
Karşımızda Örgütlü Bağ Var
Savcı Erkman, konu ile ilgili olan değerlendirmesinde, kendi aralarında telefon görüşmesi yaptığı tespit edilen 1970 şüphelinin Yusuf Rodoplu, Cemil Koca, Mehmet Hanefi Sözen ve Nebil Ekiz ile bir şekilde irtibata geçtiğini ifade etti. Ayrıca Erkman 2690 şüphelinin de KPSS sınavları öncesinde birbiri ile olan yakınlıklarının örgütlü bir bağa işaret ettiğini değerlendirmesine ekledi.
Kaynaklar
