FETÖ elebaşı Fetullah Gülen, Yunan mitolojisinden bildiğimiz Herkül’e büyük bir anlam atfetmekte ve kökü Herkül mitosuna dayanan çok sayıda ögeyi kullanmakta: Herkül, Herkül-Nağme, Ejderha, Samanyolu.
Eski Tuğgeneral Gökhan Şahin Sönmezateş 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik suikast girişiminde bulunan timin başında Marmaris’te yakalanarak yargı karşısına çıkarılan isim. Sönmezateş’i konumuz yapan, savunması sırasında kendisine yöneltilen suçlamalara karşı dile getirdiği şu sözler:
“Görünmeyen kralın emriyle ben darbe yaptım. Bana emri veren adamın makamına güvendim.”
“Görünmeyen kral”, kendisine darbe emrini veren komutanın bağlı olduğu ve tanrısal bir statüye sahip komuta. FETÖ mistisizminin bu “görünmeyen kral”ı Yunan mitolojisindeki tanrılar dünyasının kralına tekabül etmekteydi. Nitekim savunmalara yansıyan bu irrasyonel hâl FETÖ mistisizminin tek örneği de değildi. Bu yazıda, FETÖ yapılanmasının üzerine oturduğu mistik kavramları inceledik ve derledik.
Herkül
Malumunuz üzere FETÖ mistisizmi dendiğinde akla gelen ilk kavramlardan biri, örgütün elbaşının konuşmalarını ve yazılarını yayınlayan resmi sitesinin adı olan Herkul.com. Ve yine malumunuz üzere Herkül ya da diğer adıyla Herakles Yunan mitolojilerinde Olimpos Dağı’nın ve tanrıların kralı olan Zeus’un oğlu. FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in Herkül’e olan ilgisi ise yalnızca bir isim benzerliği değil. Gülen’in Sızıntı dergisindeki yazılarından derlenen kitaplarından biri olan “Çağ ve Nesil 1” adlı kitapta, Allah (c.c.)’de n bahsedilen satırların ardından şu cümleler yer almakta:
“Hâlbuki o, bir Herkül bekliyordu. ‘Seksen küsûr senelik hayatımda dünya zevki namına bir şey bilmiyorum.’ diyen ve onu bu cehennem görünümlü hayattan söküp atacağı ana kadar tavrını değiştirmeyen bir Herkül. Bırakın cennet kasırlarına gönül kaptırmadan neslinin ateşiyle yanan hak erlerini; bu uğurda şu basit dünyayı feda edecek kaç mürşit takdim edebildik ona?”
(Fetullah Gülen – “Çağ ve Nesil 1” adlı kitapta derlenen Sızıntı kitabında derlenen Sızıntı yazılarından. Sızıntı, Ocak 1980, Cilt 1, Sayı 12.)
Gülen’e göre Rahman’ın beklediği bu Herkül, mitolojiden bildiğimiz üzere tanrının oğlu ve bu sebepten yarı tanrı bir figür. Özünde Gülen bu kişiyi kendisi olarak görmekte, “Herkül” adında kurduğu web sitesini bu sebepten kendisine tahsis etmekte.
Gülen ve kendisine yakın isimler “herkul.org” sitesinin Herkül değil “her kul”dan geldiğini, Gülen’in sohbetlerinin her kula hitap etmesi sebebiyle böyle bir isimlendirme yapıldığını iddia etse de Gülen’in dergilerinde Herkül’den bahsedişi ve yazının ileriki kısımlarında anlatacağımız diğer mistik öğelerle birleşince buradaki Herkül’ün her kul olmadığı açıkça ortada.
Herkül-Nağme
FETÖ elebaşı Gülen’in web sitesinde bulunan ve konuşmalarını yayımladığı bölümün adı “Herkül nağme” olarak isimlendirilmiş. Her ne kadar “nağme” kelimesi “güzel ve uyumlu ses” anlamına gelse de burada “nağme” sözcüğü tek başına değil Herkül sözcüğü ile birlikte kullanılmış. Eğer Gülen’in iddia ettiği gibi Herkül aslında “her kul” anlamına geliyorsa bu sekmenin adı anlamsız oluyor. Neden “nağmeler” gibi bir başlık yerini böyle bir başlık kullanılmış? Bunun sebebi “nağme” sözcüğünün özellikle Herkül ile birleştiğinde bir başka anlama daha referans vermesi: Nemea Aslanı.
Mitolojiden bildiğimiz üzere Herkül bir nevi mertebe atlamak için kendisine verilen 12 görevi tek tek yerine getirmiştir. Bu görevlerden biri de Nemea aslanının öldürülmesidir. Nemea aslanı adını Nema adlı mitolojik bir vadiden alan ve bölgede dehşet saçan bu aslanla güreşen Herkül sonunda aslanı öldürür.
Aslanın ölümü ardından ise aslanın pençelerini söker ve bu pençelerle aslanın kendi postunu sıyırır. Ardından ise bu postu üzerine giyer. İşte Herkül-nağme isminin fonetik olarak referans verdiği kavramlardan biri de Herkül-Nemea, yani Herkül’ün aslanı öldürüp postunu giydikten sonraki adı. Bunun sembolize ettiği ise Herkül’ün Nemea aslanını öldürdükten sonra aslana dönüşmüş olması. Bugüne kalan eserlerde Herkül (Herakles) heykellerinde Nemea aslanı postu görülmektedir.
Söz konusu aslan figürü kilisenin hak dini tahrip ederek ortaya koyduğu teslis (üçleme) dininde de bulunmakta ve “aslan” bu dinin kurguladığı sahte mesihin mertebelerinden birini oluşturmakta, hatta birçok gösterimde direkt olarak Mesih’i sembolize etmekte.
Ejderha
FETÖ elebaşının jargonuna yerleşmiş ve Herkül’e bağlanan öğelerden biri de ejderha. Gülen ejderhayı kötülüğü tarif ederken kullanıyor.
Kendi sitesinde yer alan “Bir ortaçağ oyunu paralel ejderha” adlı bir yazısında Gülen şu satırları yazmakta:
“İnsanın kendini yüceltmesi için ejderhayı yenmesi ve ondan üstün olduğunu ispat etmesi gerekir. Ortaçağ ejderhayı, dehşet saçan ve kötülükler yapan iblisvari bir yaratık olarak öne çıkarır. Bu çağda sıradan insanların şövalye, prenslerin kral, kurtarıcıların aziz olması için o ejderhayı öldürmeleri şarttı.
Kapadokyalı bir hatip olan Aziz George, Libya eyaletinin Silenos kentine gider. Burada kente musallat olmuş vebalı bir ejderhanın öfkesini yatıştırmak için halkın her gün can teslim etmek zorunda olduğunu görür. Halkın elindeki tüm oğullar ve kızlar tükenince kralın tek kızı ejderhaya gönderilir. Oradan geçen Aziz George, kendini tanrıya emanet ederek mızrağını ejderhaya gözü kara bir şekilde sallar. Yere serdiği ağır yaralı ejderhayı şehre götürür. Ejderha ile kendisini beraber görünce kaçan halka Aziz George; ‘Korkmayın çünkü tanrı beni size ejderhanın yaptığı eziyetlerden kurtarmam için gönderdi. Eğer İsa’ya inanır ve hemen vaftiz olursanız o zaman bu ejderhayı öldürürüm.’ der. O zaman kral ve tüm halk vaftiz olurlar, Aziz George da kılıcını kınından çekip ejderhayı öldürerek şehrin koruyucu azizi olur.
Halkı Hıristiyanlığa geçirmek için Hz. İsa’dan sonra bu ejderha hikâyeleri o şehirde Aziz ve Azize olmak için çokça kullanıldı. Prenslerin ise kral olması için en kolay yöntem halka musallat olan ejderhayı öldürmeleriydi.”
Sızıntı dergisinde yayımlanmış olan “Hep Ağladık” başlıklı bir başka yazısında da Gülen şu sözleri kullanmakta:
“Evvelki gün Truva önünde tahta at, dün batıyı yutan bir dev, bugün bütün bir medeniyet enkazı üzerine oturmuş ejderha. Ümitlerimizle beraber duyarlılığımızı da alıp götüren bir ejderha…”
(Fetullah Gülen, Sızıntı, Mayıs 1979, Cilt 1, Sayı 4 Tarih: 01 May 1979)
Kendisini Herkül sanan Gülen’in kötülüğü ejderha diye anması da tesadüf değil. Herkül’e verilen 12 görevden biri de Lerna Gölü’nde yaşayan Hidra adındaki bir ejderhayı öldürmesi. Canlandırmalarda kimi zaman aslan postu giymiş hâlde kimi zamansa sadece aslan olarak gösterilen Herkül iyiliği, ejderha ise kötülüğü temsil ediyor.
Antik Yunan ile Uzakdoğu ve Hint mitolojileri de birbirini tamamlayan ögelere sahiptir. Aslan ve ejderha da bunlardan biridir. Çince’de Yin, gölgeli veya karanlık taraf anlamına gelir. Yangise ise güneşli veya aydınlık taraf demektir. Yin karanlığı Yang aydınlığı, Yin kötülüğü Yang iyiliği karşılamaktadır. Kimi gösterimlerde ise Yin ejderha Yang ise bir aslan (bazen de kaplan) olarak karşımıza çıkar. Bazen kaplan olarak gösterilmesinin sebebi, biz her ne kadar bunlara aslan ya da kaplan desek de aslında bu mitolojik canavarlar bir hayvan grubuna girmemekte, kendilerine has tek bu canlı aslana benzediği için aslan denmekte ama kaplan denmesinde de bir sakınca olmamakta.
Samanyolu
Malumunuz üzere Samanyolu FETÖ’nün en büyük TV kanalının adıydı. Herkül’e bağlanan bir mitolojik anlatı da bu isim üzerinden ortaya çıkmakta. Türkler’in Samanyolu diye isimlendirdiği içinde bulunduğumuz galaksi bu ismi gökyüzündeki yıldızların giden bir saman aracından dökülmüş samanlar gibi görünmesinden alır. Ancak İngilizce’de ve diğer Latin temelli ülkelerde bu galaksinin adı “Milk Way” yani “Süt Yolu” olarak geçmektedir. İsmi ise Zeus’un kutsal eşi Hera’dan gelmektedir. Bilindiği üzere mitolojide Herkül, Zeus’un tanrıça eşi Hera’dan değil, bir başka kadındandır. Bu yüzden de ölümsüz değildir. Hikâyeye göre Zeus Herkül’ün de ölümsüz olması için bir plan yapar. Kutsal eşi Hera uyurken Herkül’e Hera’nın sütünden içirmeye çalışır. Ancak uyanıp daha önce hiç görmediği bu çocuğu gören Hera çocuğu savurur ve göğsünden fışkıran süt “Süt Yolu”nu, başka bir değişle bugün Samanyolu diye anılan görüntüyü oluşturur.
Müridlerini çeşitli sözde kerametlerle zehirleyen ve bunu yaparken İslam dinini kullanan Gülen’in kendisini “Herkül” yaptığı bu mitoloji sevgisi örgütün ve elebaşının pek de bilinmeyen bir yanını daha ortaya koyuyor.