İzmir’de “Altınşehir” adı altında yeniden yapılanmaya çalışan FETÖ’cülerin ByLock yazışmalarında, örgüt üyelerinin düzenlenen operasyonlar öncesi güvenlik güçlerine karşı geliştirdiği taktikler dikkat çekti.
FETÖ’nün “İzmir imamı” olduğu gerekçesiyle gözaltına alındıktan sonra tutuklanan Halil Karagöz’ün ByLock yazışmaları örgütün takiye anlayışını gözler önüne serdi.
“Kamera çözünürlüklerini düşürelim”
“Kayyım gelmiş gibi öğretmen fazlalıklarını nasıl izah edeceğimiz üzerine çalışalım, kademe toplantıları olmazsa olmaz, toplantıları nerede ve hangi saatte yapacağımız üzerine çalışın, okuldaki kameralar, kör noktalar nereler, artık müdahale edemeyeceğimizi düşünerek kamera yoğunluğunu azaltalım, kamera çözünürlüklerini düşürme imkânı varsa düşürelim.” uyarısı yer alan mesajla FETÖ üyelerinden, güvenlik güçlerinin delil toplamasını zorlaştırması isteniyor.
“İnkâr et”
Bir başka ByLock mesajında da örgüt üyelerinin delilleri yok etmesi ve olanları inkâr etmesi isteniyor.
Mesajda, şu ifadeler yer alıyor:
“Birisi, hoca arkadaşı eve çağırıyor. Kâğıda ‘burs parası, himmet parası, kurban parası’ diye ayrı ayrı yazıyor, parayı da teslim ediyor. Bölgeci çıkıyor asansörde ‘tedbire aykırı’ diye kâğıdı yırtıyor, parayı çantayı koyuyor. Apartmanın girişinde polisler yakalıyor, yokluyor, kâğıt yok para var. ‘Benim param’ diyor, alıyorlar, daireye çıkartıyorlar. O birisi diyor ‘Hocam ben biraz önce kurban, burs, himmet parası vermedim mi?’ diyor. Bölgeci de ‘Benim öyle bir şeyden haberim yok. Sen onu başkasına vermişsindir, karıştırıyorsun herhalde’ demiş. Kanıt, kayıt olmadığı için polis bir şey yapamıyor.”
Kaynak: AA
