Etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istedi
Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması’nın (FETÖ/PDY), deşifre edilmesine yönelik çalışmalar aralıksız sürdürülmeye devam ediliyor. FETÖ içinde bulunmuş ve örgüt içi faaliyetlerde yer almış kişilerin itirafçı olmaları, terör örgütünün çözülmesi hususunda büyük önem taşıyor. Özellikle örgüt tarafından Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) içine sızdırılan örgüt mensuplarının beyanları, FETÖ soruşturmalarına katkı sağlıyor. Konya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen FETÖ soruşturması kapsamında, 2019 yılında İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ekipleri tarafından gözaltına alınan H.H.B., isimli şahıs itirafçı oldu. Emekli olduktan sonra gözaltına alındığı öğrenilen H.H.B., çıkartıldığı mahkemede etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanma talebinde bulunmuştu. H.H.B.’ye, etkin pişmanlık hükümlerinden faydalandığı için yurt dışına çıkma yasağı konulduğu ve kendisinin adli kontrol şartı ile serbest bırakıldığı kaydedildi. FETÖ’cü kurmay albay H.H.B., itiraflarıyla örgütün kirli yüzünü bir kez daha gösterdi.
FETÖ’cü kurmay albay sınav sorularının verildiğini itiraf etti
İtirafçı olan FETÖ’cü kurmay albay H.H.B., 1986 yılında hazırlandığı askeri lise sınavına girmek için Konya’da tanıştığı örgüt üyesi tarafından 4 öğrenci ile İstanbul’a götürüldüklerini söyledi. Buraya getirildikten sonra, akşam saatlerinde kime ait olduğunu bilmedikleri evde ayrı ayrı odalarda kaldıklarını ifade eden H.H.B. şunları ifade etti:
“Gece saatlerinde odama gelen bir kişi beni kaldırarak 15 Türkçe sorusunu cevaplarıyla okuttu. Benden işaretlememi istediği soruların şıkları yanlıştı. Soruları cevaplarıyla ezberleyerek yattım. Sabah girdiğim askeri lise sınavında bu 15 soru da çıktı. Ben, gece saatlerinde odama gelen kişinin bana ezberlettiği gibi soruları cevaplayarak sınavdan çıktım.”
H.H.B., ayrıca sınav sonuçları açıklandıktan sonra kendisinin ve sınav öğrencisi İstanbul’a birlikte gittikleri 4 kişinin de askeri lise sınavını kazandığını öğrendiğini anlattı.
İtirafçı H.H.B., 1995 yılında “Yunus” kod ismini kullanan A.Ç., tarafından İstanbul’a çağırıldığını ve birlikte örgüte ait dershaneye gittikleri, burada X-ray cihazından geçirilerek gizli ve özel bir salona çıkartıldığını söyledi.
Daha sonra kendisi gibi Kara Harp Okulunda okuduğunu ifade ettiği 3 kişiyle birlikte bir odada kaldıklarını belirten H.H.B., şunları kaydetti:
“Burada biraz vakit geçirdikten sonra A.Ç, bizi büyük bir odaya götürdü. Bu odada bizden başka 2-3 kişi daha vardı ancak bu kişiler asker görünümlü değildi. Burada sohbet ederken birkaç genç yer sofrası hazırladı. Bir süre sonra salonda bir kapı açıldı. Kapı açılınca herkes ayağa kalktı. Biz de ayağa kalkmıştık. İçeriye giren Fetullah Gülen, başıyla bizi selamladıktan sonra sofraya doğru yaklaştı. Kendisi sofraya oturduktan sonra biz oturduk. Yemekten sonra kendisine ayrılan bir koltuğa geçerek odada bulunan siviller ile sessiz bir şekilde konuştu. Bize de hal hatır sormuş olabilir ama tam hatırlamıyorum.”