Anasayfa » ‘İzmir Askeri Casusluk Kumpası’ davasında savcıdan şok karar
FETÖ'de Bugün

‘İzmir Askeri Casusluk Kumpası’ davasında savcıdan şok karar

İzmir kumpasında savcı mütalaası: İftira, suç uydurma yok “görevi ihmali” var.

FETÖ mensubu polislerin yargılandıkları “İzmir Askeri Casusluk Kumpası” davasında savcı esas hakkındaki mütalaasını dosyaya sundu.

İzmir Askeri Casusluk soruşturması kapsamında, örgüt üyelerinin sahte delil üreterek kumpas kurduklarına ilişkin aralarında örgüt elebaşı Gülen’in de bulunduğu çoğunluğu eski polislerden oluşan 87 sanığın yargılandığı davada savcı 34 sanığın “görevi ihmal”, “görevi kötüye kullanma” ve “FETÖ üyeliği” gibi suçlardan cezalandırılmasını, 35 sanığın da beraatini istedi.

Sanıkların birçoğunun ByLock kullanıcısı olduğu ve bir kısmının da FETÖ’nün “Emniyet Mahrem” listesinde yer aldığı tespit edildi.

Mütalaada, aralarında İçişleri Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı yaptığı dönemde soruşturma kapsamında usulsüz rapor hazırladığı iddiasıyla yargılanan eski Mülkiye Başmüfettişi Ferda İleri’nin de bulunduğu 35 sanığın ise beraati talep edildi.

Savcıya göre sanıklar neredeyse masum 

İzmir Askeri Casusluk davasında yargılanan ve beraat eden çoğunluğu muvazzaf askerlerden oluşan mağdurların evlerinde yapılan aramalardaki usulsüzlükler kamera görüntülerine de yansımıştı.

Casusluk davasına dahil edilen kişilerin evlerine arama öncesi girip sözde delillerin yerleştirildiğine ilişkin iddialar ve mağdurların usulsüz olarak dinlenerek özel hayatlarına ilişkin görüşmelerin ifşa edilmesi savcının esas hakkındaki mütalaasında “görevi kötüye kullanma” ve “görevi ihmal” suçları kapsamında değerlendirildi.

Savcı Sacit Savaşçı, kumpas mağdurlarının müşteki sıfatıyla şikayette bulundukları “terör örgütü yöneticiliği, devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak, iftira, suç uydurmak, kamu görevlisi tarafından evrakta sahtecilik yapmak, özel hayatın gizliliğini ihlal etmek, kişisel verilerin kaydedilmesi, kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmek, yasaklanan bilgilerin açıklanması, kamu görevlisi tarafından suç delillerinin yok edilmesi, gizlenmesi, değiştirilmesi” gibi suçlara ilişkin yeterli delil bulunmadığını iddia ederek, tüm sanıkların söz konusu suçlardan beraatlerini istedi.

Mütalaada, sanık polis amirlerince dinlenen şahısların görüşmelerinin bazı bölümlerinin casusluk algısı oluşturmak için kullanıldığına dikkat çekilerek, “Bu hususun sanıkların görevlerinin gereğini yerine getirmediklerinin göstergelerinden biri olduğu” kaydedildi.

İstihbarat ve KOM dairesi görevlisi olan sanıkların “soruşturma süresince yapmış oldukları sorgulamalara ilişkin LOG kayıtlarını geriye dönük sildikleri ve yapmış oldukları usulsüz işlemlerin açığa çıkmasını engellemeye çalıştıkları” belirtildi.

Sanıkların bu şekilde FETÖ örgütüne mensup görevlilerin deşifre olmasına engel oldukları vurgulandı.

Savcı, İzmir İstihbarat Şube Müdürlüğünce adres bilgilerinin gerçeğe aykırı yazılarak önleme dinlemeleri alındığına dikkat çekti.

“Özensiz şekilde rapor düzenlenerek zincirleme olarak önleme dinlemesi kararları alınması”, herhangi bir suç faaliyeti tespit edilmemesine rağmen uzatma kararları alınarak dinleme ve izlemelere devam edilmesi de savcı tarafından görevi kötüye kullanma kapsamında değerlendirildi.

Mütalaaya göre, dosya sanıklarının bir kısmının isimleri ve örgüt içindeki konumları Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen “Emniyet mahrem yapılanması” soruşturması kapsamında ele geçirilen micro SD kartta yer alan fişleme/kodlama listesinde yer aldı.

Kaynak: Aydınlık

Kategoriler