FETÖ’nün yargıdaki örgütlenmelerini rapor haline getirdiği için Hâkimler ve Savcılar Kurulu üyesi FETÖ’cülerce hedef tahtasına oturtulan eski Diyarbakır Özgürlük Hâkimi Kenan Şenlik Diyarbakır Bölge İstinaf Mahkemesi Başkanlığına atandı.
Hükümeti hedef alan FETÖ’cüler, MİT Başkanı Hakan Fidan ile bazı bürokratlara 7 Şubat 2012’de sözde KCK soruşturması adı altında ifadeye çağırdı.
FETÖ’cü savcılar Âdem Özcan ile Sadrettin Sarıkaya’nın bu girişimi üzerine FETÖ’nün özel yetkili mahkemelerde örgütlendiği açığa çıkınca bu mahkemeler kapatılarak yerine TMK mahkemeleri ve kamuoyunda “Özgürlük hâkimliği” olarak bilinen dinleme, arama, el koyma ve gözaltı kararları veren sorgu hâkimlikleri kuruldu.
Emniyetin özellikle TEM, İstihbarat ve KOM Şubelerindeki FETÖ’cü polisler ile FETÖ’cü savcıların yasadışı telefon dinleme, konut ve işyerlerinde usule aykırı arama ve el koyma, gözaltına alma gibi taleplerin neredeyse tamamı diğer 2 hâkimlikçe karşılanıp gelişigüzel telefon dinlemeleri onaylandı.
Hukuk dışı usule aykırı işlem yapıldığını fark eden, telefonu dinlenecek kişilerin adlarının farklı, telefon numaralarının ise farklı kişiler adına kayıtlı olduğunu gören Hâkim Kenan Şenlik, bu kanunsuzluğu dönemin HSK’sına rapor etti.
Ancak FETÖ’cü kurul üyeleri, el birliğiyle her iki hâkimin hukuksuz işlemlerine karşı inceleme başlatması gerekirken, hâkim Şenlik üzerinde baskı kurmaya başladı. Emniyetten gelen fezlekelerle keyfi tutuklamalar ve dinlemelere karşı çıkan Kenan Şenlik FETÖ’nün hedefi oldu ve Özgürlük hâkimliği görevinden alınabilmesi için kumpaslarına maruz bırakıldı.
Şırnak Cizre’de gözaltına alınan şüphelileri delillerin yetersiz oluşunu ve kaçma ihtimalleri bulunmadığı için adli kontrolle serbest bırakan eski Diyarbakır Başsavcısı İlker Çetin hâkim Kenan Şenlik, “Teröristleri serbest bırakıyor. Telefon dinleme kararlarını delil yok diyerek geri çeviriyor” iddialarıyla HSK’ya şikâyet ederek yetkisinin değiştirilmesi talebiyle şikâyet edildi.
HSK Teftiş Kurulu Başkanlığından gönderilen müfettiş, Şenlik Diyarbakır’da görev yapmasına rağmen burada kanun dışı bir durum tespit edemeyince, bir önceki görev yeri olan Kilis Adliyesine giderek verdiği kararları ve yaptığı yargılamaya ilişkin dosyaları tek tek mercek altına aldı.
Titiz bir incelemeye rağmen usule aykırı hiçbir işlem veya karar bulamayan FETÖ’cü müfettiş, bu kez Şenlik’in görev süresi boyunca az karar çıkardığı gerekçesiyle birinci sınıfa ayrılmaması gerektiği yönünde rapor hazırlayıp HSK Teftiş Kurulu Başkanlığına sundu.
Şenlik raporun sahte belge ve evraklarla hazırlandığını, FETÖ’nün yargıda darbe hazırlığı içinde olduğunu belirterek itirazda bulundu.
Bu itirazla HSK’daki FETÖ’cüler Şenlik’i tam hedefe oturttu. Kuruldaki FETÖ’cüler, adli tatil olmasına rağmen müfettiş raporunu jet hızıyla işleme aldı ve hâkim Kenan Şenlik’in sicilini el birliğiyle bozdu.
FETÖ’cü polislerin hukuk dışı taleplerini imzalamayan hâkim Kenan Şenlik, FETÖ’cülerin yargıdan temizlenmesinden sonra yaşadığı kâbus dolu günlerin kuruluşu ilan edilen Diyarbakır Bölge İstinaf Mahkemesi Başkanlığına atandı.
Hâkim Kenan Şenlik MİT tırlarının durdurulmasıyla ilgili yaşanan kriz sonrası da yargıçların üye oldukları adalet.org sayfasında şu açıklamayı yapmıştı:
“Suriye’deki kardeşlerimize yardım malzemesi götüren Tır’ların durdurulması, CMK’nın 125. maddesi ile MİT Kanunun 26. maddesine açıkça aykırıdır. Bunu 3 madde halinde şöyle özetleyebiliriz.
1-Devlet sırrı varsa savcı arayamaz kardeşim. CMK 125. maddeye bakın. Soruşturma yapamaz MİT kanununun 26. maddesini okuyun.
2-Vali arama yapılacak araçtakilerin MİT görevlisi olduğuna dair belge vermiş. Savcı bey Başbakanlığa sorsun. Belge içeriği yalansa gereğini yapsın.
3-Bu ülke Muz Cumhuriyeti değil. Dış politikasını elbette devlet belirler, savcı, başsavcı veya HSK değil.”
Kaynak: Sabah
