Almanya, uluslararası sözleşmelere aykırı olarak tuttuğu casus avukatının Türkiye tarafından yakalanmasının şokunu yaşıyor. Terör örgütü FETÖ ve PKK mensuplarının Almanya’ya iltica taleplerini kolaylaştırmak için gizli belgeler toplayan ve bunlar üzerinde oynamalar yapan avukatı deşifre olan Alman Büyükelçiliği ortalığı bulandırmaya çalışıyor.
Alman basınında çıkan son haberlerde ise, tutuklanan Yılmaz S.’nin casuslukla suçlandığı, somut olarak da “15 Temmuz darbe girişiminden sonra Almanya’ya sığınan PKK’lı ve FETÖ’cü kişilerin iltica başvurularının karar verici konumundaki Alman makamı Federal Göçmen ve Mülteci Dairesi tarafından kabul edilmesi için ilgili bilgilerde oynama yaptığı” öne sürülüyor.
Raporlarda yer alan bilgilerin, UYAP’ta herkesin ulaşamayacağı “gizli” bilgiler olduğu belirtilirken, şüphelinin bu bilgilere nasıl ve kimler aracılığıyla ulaştığı hususu araştırılıyor. 1997’den bu yana Almanya Büyükelçiliği’nin avukatlığını yapan Yılmaz S.’nin ayrıca Hollanda, Norveç ve İsveç Büyükelçiliklerinin de avukatlığını yaptığı belirtildi. S.’nin, Hollanda ve Norveç elçiliklerinin yaklaşık 10 yıl, İsveç elçiliğinin ise 1 yıldan beri avukatlığını yaptığı öğrenildi..
Haberlerde, Yılmaz S.’nin gözaltına alınmasından sonra, Ankara’da çalıştığı büronun arandığı ve en az 280 dosyaya el konulduğu da aktarılıyor. Dosyalarda “Türkiye’den Almanya’ya iltica başvurusu yapan terör örgütü PKK üyeleriyle FETÖ’cü olarak bilinen isimlere ilişkin ayrıntılı bilgilerin yer aldığı” ve “Bu dosyaların Milli İstihbarat Teşkilatı’nın eline geçtiği” iddia ediliyor.
Ankara’daki Alman Büyükelçisi Martin Erdmann’ın Türk Dışişleri ile bağlantı kurarak, söz konusu avukatın Federal Göçmen ve Mülteci Dairesi’ne ilettiği bilgilerin “rutin” olduğunu söyleyerek, avukatın serbest bırakılmasını istediği de Alman basınında yer alan haberler arasında.
Bu arada Alman Dışişleri Bakanlığı Der Spiegel dergisine; Federal Göçmen ve Mülteci Dairesi (BAMF) ise WDR ve NDR kanallarına gelişmeleri ve iddiaları doğruladı. BAMF sözcüsü avukatın dosyalarının kişisel ve gizli bilgileri içerdiğini, bu yüzden iltica işlemleri tamamlanmış veya süren kişilerin durumdan haberdar edildiğini açıkladı.
Bir Alman Dışişleri yetkilisiyse, “Suçlamaların doğru olmadığını ispatlamaya ve avukatın serbest bırakılmasına çabalıyoruz. Avukat alışılmış uluslararası kurallar ve hukuki sınırlar kapsamında bilgi transferine katkıda bulundu. Bu açıdan tutuklanması kabul edilemez bir durum” değerlendirmesini yaptı.
Alman basınındaki haberlerde avukatın “17 Eylül’de büyükelçiliğe giderken, yolda durdurularak gözaltına alındığı” öne sürülürken, suçlama ve gözaltı gerekçesinin neden iki ay sonra açığa çıktığı konusunda herhangi bir bilgiye ulaşılamadı.
Sezgin Tanrıkulu gene ortaya çıktı
Türk Dışişleri Bakanlığı konuya ilişkin henüz açıklama yapmadı.
Ankara Barosu Başkanı Erinç Sağkan ise VOA Türkçe’ye “Henüz teyit ettiğimiz bir gelişme söz konusu değil” dedi.
CHP’nin hukukçu vekili Sezgin Tanrıkulu ise, Ankara’daki bir meslektaşlarıyla ilgili Eylül ayında böyle bir gelişme yaşandığını söyledi. Ancak konuya ilişkin detaylı bilgi sahibi olmadığını kaydeden Tanrıkulu, Almanya Elçiliği için görev yapan avukatın halen tutuklu olduğunu belirtti.
Kaynak: A Haber