Sabah gazetesi yazarı Salih Tuna, FETÖ’nün kumpas ve kalkışmalarıyla ilgili Kılıçdaroğlu’nun aldığı tavrı ortaya koydu. Tuna’nın “Siz de yürüyün tam olsun” başlıklı yazısında, kaset operasyonuyla CHP’nin başına geçen Kılıçdaroğlu’nun 7 Şubat MİT kumpası, Gezi provokasyonu, 17 Aralık ve 15 Temmuz darbe girişimlerinde FETÖ’nün savunculuğunu yaptığı tespitine yer verdi. “MİT tırlarının durdurulmasına da değinen Tuna, Türkiye’nin uluslararası alanda “terörü destekleyen ülke” olarak itibarsızlaştırılması girişimine Kılıçdaroğlu’nun destek verdiğini belirtti.
Salih Tuna’nın ses getiren yazısı şu şekilde:
“Hizmet” veya “Cemaat” kamuflajları yıkılıp da FETÖ oldukları dımdızlak meydana çıkınca CHP’nin desteğine ihtiyaç duydular.
Şaşacaksınız ama söyleyeyim:
“Hizmet” postuna büründükleri dönem, CHP’nin desteğine değil, karşıtlığına ihtiyaçları vardı.
“Teknik nakavt” düzeyine erişinceye değin de mezkûr ihtiyaç devam etti.
Muhafazakâr sosyolojiyi bu karşıtlık üzerinden konsolide ediyorlardı.
CHP de her dönem ihtiyaçlarını karşıladı.
***
Destek ihtiyaçlarını muntazaman karşılaması için kaset marifetiyle “hizmete” aldıkları Kılıçdaroğlu şimdiye değin tek bir “kalkışmalarına” karşı çıktı mı?
İsterseniz sırasıyla gidelim.
7 Şubat 2012 MİT krizinde alabildiğine yanlarında yer aldı.
FETÖ’nün güvenlik bürokrasisinin (ve yargısının) nezaretinde gerçekleşen Gezi gericiliğinin merkezinde yer aldı.
17-25 Aralık 2013 “yolsuzluk” susturuculu yargı darbesi sürecinde (15 Temmuz’da FETÖ’nün bombaladığı Meclis kürsüsünden) FETÖ’nün verdiği tapeleri okudu.
Bununla da kalmadı, meydan meydan dolaşıp FETÖ’nün psikolojik harp malzemelerini terennüm etti.
Sonra…
15 Temmuz işgal girişiminin püskürtüldüğü kesinleşince ittirmeyle kaktırmayla da olsa “Yenikapı Ruhu”na girdi.
Çok geçmeden ABD Büyükelçisi Bass ile görüşüp “ruh çıkardı” ve “kontrollü darbe” demeye başladı.
Hayır, MİT tırları kumpasındaki tavrını atlamadım, mahsus en sona bıraktım.
Zira hâlâ oradan “yürüyor.”
***
Türkiye’yi uluslararası toplum nezdinde “terörü destekleyen ülke” olarak göstermek için tertiplenen MİT tırları operasyonuna, Türkiye Cumhuriyeti’nin ana muhalefet partisinin lideri kesintisiz destek sağladı.
İddialar vahim.
Berberoğlu’na MİT tırlarına ilişkin görüntüleri CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun verdiği söyleniyor.
Mahut görüntüleri hangi FETÖ imamından, nerede, hangi masa etrafında, ne zaman aldığı ayrıntılı bir şekilde yazılıp çiziliyor.
Kılıçdaroğlu (bu iddialar karşısında) hâlâ susuyor.
Pardon, susmadı.
“Adalet” diyerek kendini yollara vurdu.
Bence ABD Büyükelçiliği ve Başkonsolosluğu da öyle yapsın.
Neden mi?
***
MİT tırları kumpasında olay yerinde bulunan FETÖ imamı (öğretmen) Bayram Andaç 20 Ocak 2014’te ABD Büyükelçiliğini arayarak 42 saniyelik bir görüşme yaptı. Aynı günün akşamı, 46 saniyelik bir görüşme daha yaptı. Bu görüşmeden 1 dakika sonra da ABD İstanbul Başkonsolosluğunu arayıp 36 saniye görüştü.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı İrfan Fidan bu tespitlerden hareketle, ABD Büyükelçiliğine yazdığı yazıda, adı geçen şahsın hangi gerekçeyle, hangi görevlilerle görüşme yaptığını ve görüşme içeriğini sordu.
ABD Büyükelçiliğinden henüz bir cevap alınamadı.
Bence cevap vermemekle kalmasınlar. Kılıçdaroğlu gibi “adalet” diyerek yollara koyulsunlar.
Kaynak: Sabah