FETÖ’den 14 yıl 2 ay hapis cezası
Serdar Atasoy, 27 Ocak 2021 tarihinde Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması kapsamında gözaltına alınmıştı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü operasyonla tutuklanan eski Tuğgeneral Atasoy, çıkartıldığı mahkemede etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmayı talep ederek itirafçı olmuştu. Örgütsel bağları ile ilgili çarpıcı iddialarda bulunan Atasoy, 1 Ekim’de çıkartıldığı mahkemede itiraflarını inkar etmişti. “Servet” kod ismini kullanan emekli tuğgeneral hakkında 32,5 yıla kadar hapis ve 130 bin 999 TL adli para cezası istemiyle dava açılmıştı. 1996 yılında teğmen olan ve rütbesini FETÖ elebaşı Fethullah Gülen’in taktığı Atasoy’un yargılanmasında sona gelindi. 9 Kasım’da hâkim karşısına çıkan Atasoy’a, 14 yıl 2 ay hapis cezası ile 545 bin 820 lira adli para cezası verildi.
Beraatini talep etti
Serdar Atasoy‘un davası, Ankara 32’nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından görüldü. Tutuklu sanık Atasoy, karar duruşmasına Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığı ile katılırken avukatı salonda hazır bulundu. Mahkeme başkanının son sözlerini sorması üzerine Atasoy, 11 sayfalık ek savunmasını tekrar ettiğini belirtti. Atasoy:
“2012 yılından sonra örgütle hiç bir temasım olmadı. 2007 yılından sonra ise görüşmem 7-8 defadır. 25 yıllık görev süremde kanun dışı hiçbir eylemde bulunmadım. Darbe sonrası yurt dışından askerler gelmezken, ben koşarak ülkeme geldim ve hizmetime devam ettim. Beraatimi ve tahliyemi istiyorum.” şeklinde konuştu.
Atasoy’un savunmasının ardından mahkeme kararını açıkladı. Sanık Atasoy’a, “silahlı terör örgütüne üye olma” suçundan 5 yıl 10 ay, “zincirleme şekilde nitelikli dolandırıcılık” suçundan 8 yıl 4 ay hapis cezası verildi. Mahkeme, sanığa 542 bin 820 lira da para cezası verilmesini uygun gördü. Atasoy, üzerine atılı “resmi belgede sahtecilik” suçundan beraat etti. İki ayrı suçtan ise tutukluluğunun devamına karar verildi.
Serdar Atasoy kimdir ?
Yüksek Askeri Şura kararıyla 30 Ağustos 2020 tarihinde tuğgeneralliğe terfi eden Serdar Atasoy, daha sonra Kara Kuvvetleri Komutanlığı (KKK) İstihbarat Daire Başkanlığı görevine atanmıştı. Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) kendisi hakkında uyarı yazısı göndermesi üzerine pasif göreve çekilmiş ve bir süre sonra emekliliğini istemişti. Atasoy, ifadesini verirken örgütle 1988 yılında Cansun Sarıyıldız aracılığıyla tanıştığını “Yavuz” kod adlı bir mahrem imamın yönlendirmesiyle Harp Okulu sınavlarına hazırlandığını söylemişti. Sınav sorularının kendisine verildiğini, 1995-1996 yıllarında Tuzla Piyade Okulu’nda eğitim aldığı süreçte Altunizade’deki dershanenin en üst katında Fethullah Gülen’in elini öptüğünü ve Gülen’in kendisine teğmen rütbesini taktığını itiraf etmişti. Hakkında hazırlanan iddianamede, 2006-2014 yılları arasında görev yaptığı Kars, İstanbul ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde örgütün 4 farklı mahrem imamıyla ankesörlü telefon üzerinden irtibat sağladığı yer almıştı. Ayrıca Atasoy’un “patates hat” olarak bilinen operasyonel telefonlarının 23 kez ortak baz sinyali verdiği tespit edilmişti.
