Anasayfa » Futbolda şike davasında gerekçeli karar açıklandı
FETÖ'de Bugün

Futbolda şike davasında gerekçeli karar açıklandı

futbolda-sikenin-cezasi-nedir

FETÖ imamı itiraf etti: Aziz Yıldırım gözaltına alınacaktı

Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması’nın (FETÖ/PDY) kumpas davalarından biri olduğu ortaya çıkan ve dönemin Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım ile spor dünyasında tanınmış birçok ismin hapis cezasına çarptırılmasına neden olan “futbolda şike davası”nda gerekçeli karar açıklandı. Mahkemenin 7 Eylül’de “Futbolda şike kumpası” davasında 88 sanığa verdiği hükmün gerekçesini açıklamasının ardından, terör örgütünün sözde şike soruşturmasında ne gibi usulsüzlükler yaptığı tek tek sıralandı. 2 bin 899 sayfa tutan gerekçeli kararda, Fethullahçı Terör Örgütü’nün 90’lı yıllardan itibaren futbol dünyasında palazlandığı, şike kumpası ile taraftarları sokağa dökmeyi ve örgütün bu hamlesiyle birden çok çıkar elde etmeyi amaçladığı belirtildi. Ahmet Uğuz’un başkanlık ettiği İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından hazırlanan yaklaşık 3 bin sayfalık kararda, dava kapsamında dinlenen FETÖ’nün Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) mahrem yapılanması imamlarından Özgür Kaya’nın; “Aziz Yıldırım gözaltına alınacak, Fenerbahçe küme düşürülecek” dediği kaydedildi.

Himmet adı altında para toplayacaklardı

Mahkeme, aralarında kapatılan Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca, dönemin İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Nazmi Ardıç, dönemin İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdür Yardımcısı Ahmet Kalender başta olmak üzere 48 sanığa 5 yıl 1 ay ile 1971 yıl arasında değişen hapis cezası, 40 sanıkla ilgili de beraat veya ceza verilmesine yer olmadığına yönelik hüküm verdi. FETÖ’nün bu spor dalı içinden üye devşirerek, ilerleyen dönemlerde sporcular sayesinde “himmet” adı altında gelir elde etmeye çalıştığı ifade edildi. Gerekçeli kararda, “Spor camiası üzerinde etkinliğini arttıran örgüt, artık finansal ve örgütsel yapılanmasını belli bir seviyeye çıkardıktan sonra artık spor camiasının gündemini ve yaratmak istediği algı operasyonlarını elindeki gazete ve televizyon ile belirlemeye başlamıştır.” değerlendirmesinde bulunuldu.

Operasyonu önceden biliyorlardı

FETÖ’nün MİT mahrem yapılanması imamlarından Özkür Kaya, vermiş olduğu ifadesinde, şike davası adı altında operasyon yapılacağını ve operasyonu önceden bildiklerini aktardı. Kaya, örgütün MİT mahrem imamı Murat Karabulut’un (Talip kod adlı) 3 Temmuz’dan 2-3 ay önce Ankara Sincan’da yapılan özel bir örgüt toplantısında operasyonu bildirdiğini söyledi.

Futbolda şike davasında amaçları Fenerbahçe’yi küme düşürmekti

Kaya ifadesinin devamında;

“Bu operasyonda Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım‘ın gözaltına alınacağı, Fenerbahçe’nin küme düşürüleceğini, bu süreçte diğer bazı kulüpler ile alakalı olarak da bunların gerçekleştirileceğini söyledi. Operasyon yapılacağını Murat Karabulut anlattı. Bu toplantıda emniyet imamları yoktu. Asıl amaç o dönem Başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan’ın yıpratılmasıydı.” dedi.

Gerekçeli kararda;

FETÖ’nün genel hareket biçiminin, devlet içerisindeki kadrolarda sinsice yapılanmasının yanı sıra toplumsal kaostan beslenme olduğuna dikkat çekildi.

“Daha önce 17-25 Aralık ve 7 Şubat MİT kumpası yargılamalarında olduğu gibi kumpas organizasyonlarının ana teması toplumu, hedefindeki algıya yönelterek kaos çıkarmak ve böylelikle devleti ve hükümeti yıpratmaya ve işlevsiz hale getirmeye çalışmaktır” ifadelerine yer verildi.

“Milletimizin üstün feraset ve cansiperane cesaretiyle tanklara siper ettiği gövdesi değil, aslında devletine olan bağlılığı ve demokrasiye olan sevdası ile şekillenen karakteridir. Bu örgüt ile mücadele sadece Cumhurbaşkanının şahsı yahut yargı makamları ile yahut mağdur Fenerbahçe Spor Kulübü ve diğer mağdurlarla sınırlı kalmayarak topyekun verilmesi gereken bir mücadeledir. FETÖ sadece eli kanlı bir silahlı örgüt değil ,itibar ve maneviyat suikastçisi bir zihniyettir. İş bu yargılamaya konu dosyamızda usülsüz ve sahteciliğe konu edilen eylem ve belgeler ile kurmaya çalıştığı kumpasla sadece Fenerbahçe Spor kulübü ve dosya mağdurlarının değil Türk Futbolunun ve Türk milletinin de itibarına, saygınlığına saldırmış ve derin yaralar açmıştır.” değerlendirmesinde bulunuldu.

KAYNAK: SABAH

 

Kategoriler